MİSLAND çok büyük gelişmelere gebe… MİSAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Demirbağ ile Mart ayında açıklanacak bu yenilikleri ve MİSLAND hakkında kamuoyunda dillendirilen iddiaları konuştuk.
MİSLAND’DA NELER OLUYOR?
Başkan Mart ayı tüm iddialara cevap olacak diyor. Peki, Mart’ta MİSLAND’da neler oluyor? Başkan bu konuda sır vermiyor ama heyecanı MİSLAND projesini ilk duyurduğu günkü gibi… Elazığ’a 70 milyon TL’lik bir yatırım olan MİSLAND’ın ilimize daha neler kazandırabileceğini o gün göreceksiniz diyor Nihat Demirbağ. Hayallerini hep Elazığ’ın gelişmesi üzerine kurduğunu belirten Nihat Demirbağ “bu hayallerimiz Mart’ta hayat bulmaya başlıyor, Elazığ’ın gözü aydın” dedi.Nihat Bey, basınla eskiden çok iç içe olduğunuz halde yaklaşık üç yıldır basından uzak duruyorsunuz. Öncelikle bunun sebebini öğrenerek sohbetimize başlayalım mı?
Benim için fark etmez. Nereden derseniz oradan başlar orada bitiririz. Sorunuzun cevabına gelince, en kısa cevabı şu üç şeydir:
Birincisi 2009 yılında ABD’den başlayan ve AB üyeleri ülkelerinin bir kısmını da saran ekonomik krizin bizim yatırırımıza da etki etmesidir. Yani AVM’nin krizden etkilenerek dolmaması.
İkincisi, yönetim kurulumuzun basına sık sık çıkmamın uygun olmadığını düşünmeleri, Elazığ’ın küçük bir yer olduğunu, kıskanma ve hasetlere yol açılmaması gerektiğini söylemeleri.
Üçüncüsü ise ve benim için en önemli olan ise Başkanlık makamının sorumluluk makamı olduğunu, bu sebeple kriz döneminde yangını söndürmekle uğraşmam gerektiğini, tüm çalışmalarımızı, dikkatimizi ve zamanımızı krizi sağ salim atlatmak için ayırmak gerektiğini düşünmemden dolayıdır.
Çünkü 3 ayrı şirkette 940 ortağın sorumluluğu ve Elazığ’a yapılmış en büyük yatırımın sorumluluğu şehrin geleceği için de önem arz ettiğinden sizlerden bir müddet uzak kaldık.
Yakın zamanda 3 ayrı TV’de çıkıp açık yüreklilikle tüm soruları yanıtladınız. Ayrıca yerel basında bugünlerde MİSLAND’da değişikliğe hazır olun mesajı veriliyor. Bu konuyu açabilir miyiz?
Basından
uzak durduğum dönemde, özellikle 2009 ve 2010 yıllarında şirketimiz hakkında
çok değişik dedikodular çıkmaya ve konuşulmaya başlandı. Öyle ki battığımızdan
tutun, kaçtığımıza kadar, hatta ve hatta MİSLAND’ın kapandığına kadar acımasız
ve asılsız söylentiler çıktı. Ben de TV’lere çıkarak bunların gerçek olmadığını
ve işimin başında olduğumu, şirketimizin mal varlığının banka ekspertiz
değeriyle durumunu, toplam borcumuzun mal varlığımızın %10’undan daha az olduğunu,
MİSLAND’ın ilk günden beri aralıksız açık olduğunu ve çalıştığını anlattım. Basından
uzak durduğumuz bu üç yılda yapmış olduğumuz çalışmaların meyvelerini almaya
hazırlanıyoruz. Bu konuda çok ciddi kurum ve kuruluşlarla defalarca
görüşmelerimiz oldu. Nihayetinde bizlere ve Elazığ’a çok faydalı olacak
projeler hazırladık ve alt yapılarını tamamladık. Bu projelerimizden birini de
17 Mart’ta yapacağımız basın toplantısıyla Elazığ kamuoyuna duyurmaya
hazırlanıyoruz. Bu konuda fazla bir ipucu vermeyelim hep birlikte 17 Mart’ı
bekleyelim isterseniz.
Elazığ’a
MİSLAND’la 70 trilyon yatırım yaparak, Elazığ’ın çehresini değiştirdiniz? Peki,
MİSLAND hak ettiği değeri görüyor mu?
Ben hayallerimi hep Elazığ’ın gelişmesi üzerine kuruyorum. MİSLAND da bu hayallerden biriydi ve artık gerçek olarak karşımızda duruyor. İlimize hizmet ediyor. MİSLAND projemiz hem yurt içinde hem de yurt dışında özellikle sektör tarafından gerçekten çok iyi tanınıyor. Tam bir marka oldu. MİSLAND Elazığ’a en net tabiriyle nefes aldırmıştır.
MİSLAND yapılana kadar insanların aileleriyle gidip vakit geçirebileceği eğleneceği ve dinleneceği alanlar yok denecek kadar azdı. Sloganlarımızda da belirttiğimiz gibi bebeden dedeye hizmet verdik. Bu anlamda da MİSLAND Elazığ’ın gerçekten gelecek yüzyılında önemli bir sosyal yere sahip olacaktır ve şimdiden olmuştur. Biliyorsunuz ki açıldığımız senenin yaz ayında MİSLAND’a gelen ziyaretçi sayımız 1 milyon kişiye ulaştı. İkinci sene ise bu rakamı tam iki katına çıkardık. Bu çok ciddi bir rakamdır. Buradan görüldüğü gibi MİSLAND hak ettiği değeri özellikle yaz aylarında görüyor.
Peki kamuoyunda Bir Milyon Kişi ziyaret etti dediğiniz MİSLAND’ın kapandığı ile ilgili söylentiler var bu konu hakkında ne söylemek istersiniz?
Sorunun
cevabı kendi içerisinde var zaten. MİSLAND’ı gezen bu bir milyon kişi dışarıdan
gelmedi herhalde. Bizim bu konuda tespit ettiğimiz en büyük etken, MİSLAND’a gelen
minibüs hattı şoförlerinin bir kısmının Misland’ın içine girip güzergâhını
uzatmaması için dolmuş müşterilerine “Yahu ora kapanmış, ne var gidiyorsunuz”
demeleri. MİSLAND içerisinde
açık kapalı, yazlık kışlık yiyecek içecek ve eğlence mekânlarına sahip bir
tesis. Dolayısıyla kış aylarında da 2007 yılından bu yana hizmetlerimiz devam
etmektedir. İnşallah daha da kaliteli ve çeşitli şekilde bu hizmetlerimiz devam
edecektir. Söylentilere bakacak olursanız bizi 20 yıldır batırıp çıkarıyorlar.
Ama görüyoruz ki bize battı diyenlerin çoğu artık yok.
2008 – 2009 döneminde meydana gelen ekonomik krizi nasıl bir süreçle aştınız?
Siyaset yapmayı düşünüyor musunuz?
Çok ortaklı yapınızda bir değişiklik yapmayı düşünüyor musunuz?
Biz tam 22 yıldır çok ortaklı bir
yapıyla bugünlere geldik ve Elazığ’da
ortaklık iş yapılmaz felsefesini çürüttük çok şükür. Zor olandan kaçmak
kolaydır. Biz bu zorluğu türlü dedikodulara rağmen aştık ve bu birliktelikle ne
büyük işler yapılacağını gösterdik. Şimdi hedefimiz ise bu çok ortaklı yapımızı
tüm ülkeye açarak daha da büyük işler yapmaktır. Bu amaçla da ortaklarımızın da
görüşünü alarak şirketimizi SPK’ya kaydederek borsaya girmeyi düşünüyoruz.
Bunun da alt yapısını tamamladık. İlk genel kurul toplantısında da gerekli
kararları alarak bunu hayata geçireceğiz inşallah.
Borsaya girmek için güzel getirisi olan projeleriniz olması gerekiyor? Böyle bir hazırlığınız var mı?
Elazığ’da yeterli yatırım olduğunu düşünüyor musunuz?
Elazığ’ın en zayıf noktası bu konudur. Elazığ’da büyük yatırımcı bulmak oldukça zor… İnsan Malatya, Maraş, G.antep, Mersin gibi civar illerin gelişme hızına bakınca imrenmeden edemiyor. Elazığ’da elbette son yıllarda çok güzel gelişmeler oldu. MİSLAND’ın yapılması, Akgün Otel’in devreye girmesi, Kanal 9 uydu televizyonun hizmete girmesi, hava alanının büyütülmesi, Damla Hastanesi’nin Elazığ’a kazandırılması ve güney çevreyolu son 7 yılda Elazığ’a bir ivme katmıştır. Ancak yeterli değildir. Önümüzdeki 7 yılda bu projelerden çok çok daha fazlasını Elazığ’ın hak ettiğini ve ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.
Elazığ maalesef çok yavaş adımlarla
ve Türkiye ortalamasının gerisinde ilerlemektedir.
Elazığ’ın size göre öncelikli halledilmesi gereken sıkıntısı nedir?
Sanırım bu konuda herkes benimle aynı şeyi düşünüyordur. Trafik sorunu şu an Elazığ’ın en kangren olmuş konusudur. Bu konuya şu anki Çaydaçıra Kavşağı konusu da tuz biber ekmiştir. Hemen akabinde ise büyük yatırımcı bulunamaması, 5 yıldızlı otel ve fuar eksikliği en öncelikli konulardır.
1971 Mart ayında ilk ticarete ve patronluğa başladım. Tam 40 yıldır Elazığ’a 5 yıldızlı otel yapılıyor hikâyesini dinleyerek 60 yaşına geldim. İnşallah bu hayalimiz de yakın zamanda gerçekleşir. 5 yıldızlı otelin şehre katkısı çok fazla olacaktır. Üniversitenin bilim toplantılarını Elazığ’a aldırması, kamu ve özel sektörün bölge müdürlükleri toplantılarını Elazığ’da yapmaları ve yine Elazığspor’un Süper Lig’e çıkması durumunda misafirlerin ağırlanması gibi konular şehrimize ciddi katkılar ve canlılık sağlayacaktır. Bu konuda şu an en müsait yer ise MİSLAND’ın girişinde bulunan ve İsaş Gıda’ya ait olan otellerin yeridir. Otelle ilgili biz de aracı olarak Elazığ’a yeni bir otel kazandırmayı istiyoruz.
MİSLAND arsası üzerinde şerh olduğunu söylüyorsunuz? Bu şerh konusu tam olarak nedir? Ne zaman çözümlenecektir?
MİSLAND arsasını biz teşvik
yasası kapsamında almış bulunmaktayız. Ancak devlet bu arsanın tapusunu bize
verirken bizden bazı taahhütler istemiştir. Bu taahhütler 10 Milyon TL yatırım,
aylık 50 sigortalı çalışan ve yapılan işletmelerin 5 yıl boyunca işletilmesidir.
Biz bu rakamları fazlasıyla yerine getirmiş bulunmaktayız. Sadece işletmelerin
5 yıl çalıştırılması şartının yerine gelmesi için 4 aylık bir süreç kaldı. Yani
Temmuz ayında son taahhüdümüz yerine gelmiş olacak ve şerh kalkmış olacak. Bu
şerh ise bu süreç içinde arsanın hiçbir şekilde satılamayacağı, ipotek
verilemeyeceği konusudur ve temmuz ayında da çözümlenmiş olacaktır.
Şerh kaldırıldıktan sonra hedefleriniz nelerdir?
Bu konu da ileride
açıklayacağımız projeleri kapsamaktadır. Siz 17 Mart’ı bekleyin, biz 17
Mart’tan sonra adım adım sizlerle paylaşacağız bu konuları.
Nihat Bey, son olarak 17 Mart’la ilgili bir şey söylemeyecek misiniz?
Peki söyleyeyim o zaman. Çok
hayırlı olacak inşallah… (gülüşmeler)